Geçtiğimiz hafta sonu Kastamonu Dernek yöneticileri ile birbirinden kıymetli hemşerilerimiz Ankara’da bir araya geldi. Değerli hem-şerimiz Sayın Murat Başesgioğlu’nun himayelerinde gerçekleştirilen kahvaltılı toplantı oldukça samimi bir havada geçti.Dernek Yöneticilerinin yanı sıra BBP Genel Başkan Yardımcısı hemşerimiz Sayın Mahir ALAY ve bürokratlarımız katılım sağladılar. 2021 dernek faaliyetlerinin değerlendirmesi yapıldı. 2022 hedefleri belirlenirken herkes tek tek söz alarak Kastamonu adına fikirlerini belirttiler. Gerçekten de pandemi kısıtlamaları ile bir araya gelemeyen hemşerilerimizle aynı havayı teneffüs ederken, samimi ve sıcak bir ortamı özlediğimizi bir kez daha fark ettik.
Toplantıda; tarihi akış içinden günümüze kadar Kastamonu insanı ve ilimizin özellikleri masaya yatırıldı. Binlerce evliya türbesi, düşman istilasına uğramaması, Selçuklu, Osmanlı ve Milli Mücadele Kastamonu’sunun karşılıksız vatan sevgisi değerlendirildi. Kardeş kanı dökmemesi, fitnelerin içinde yer almaması, bir o kadar da vatana canı, kanı, malı ile destek vermesinin üst duyarlılık olduğu açıklandı. Ecdadımızın bunları ne niyetle yaptığını hepimiz biliyoruz. Ancak yeni yetişen Kastamonu nesli ile birlikte aradan yüzyıl geçmesine rağmen devletimize bu fedakârlıkları yetirince anlatamadığımız da ayrı bir gerçek olarak ifade edildi. Yatırımlar, ulaşım, göç, istihdam, turizm, bürokratlarımızın az oluşu da bunun göstergesi olarak vurgulandı. “Aş ve ekmek kıtlığı bir sene sürer, lakin adam kıtlığı yüz sene sürer” diyen ninelerimiz ve dedelerimiz bir kez daha rahmet ile anılırken insanımıza sahip çıkmanın etkili ve yetkili olan herkesin görevi olduğu ifade edildi. Günümüzde bir memleketin en önemli zenginliği siyaset, bürokrasi, yazar çizeri diasporasıdır denildi…
Yine tarihte yaşamış, önemli başarılar kaydetmiş Kastamonuluların isim ve manevi değerlerinin yaşatılması gerektiğinin altı çizildi. Kastamonu lobiciliği yapılması gerektiği, siyasetçi, sivil toplum, bürokrasi ve ticaret ağının bir konsensüs ve dayanışma içinde hareket etmesinin önemine vurgu yapıldı. Ankara’da ‘Kastamonu Evi’ yine en öncelikli konu olarak dile getirildi. Dernek oluşumlarına ihtiyacımızın olduğu, bizi, bizim gibi anlayan duyarlı insanlara ev sahipliği yapan bu güzide kurum ve kuruluşların korunması gerektiğine dikkat çekildi. Gerçek işimizin sosyal sermayemiz olduğu bir kez daha tekrarlandı. Bu yolculukta küçük olumsuzlukların olabileceği, insan fıtratının buna müsait olduğu ancak bunların büyütülmemesi gerektiği kararına varıldı. Zira memleketimizi seviyorsak başkentteki bu ocaklar tütmeliydi. İstanbul, Bursa, Ankara derneklerinin çok başlılığı ve Kastamonu adının kullanılmasının bir kurala bağlanması ve seçicilik oluşturulması gerektiğine dikkat çekildi. Bunun sağlanması için çatı bir oluşuma, şemsiyeye ihtiyaç olduğu Konfederasyon olması halinde bu oluşuma Ankara Dernekleri olarak destek verileceği bir hedef olarak belirlendi.
Sonuç olarak Kastamonulunun tarih içinde görevi, devletini korumak, milletinin devamını sağlamak üzere takdire şayan bir sadakat olmuştur. Beka meselesini Kastamonuluya anlatmak gereksizdir. Zira daha ‘ezanımız okunurken muskamız boynumuza asılmış’ bizim! Evet Kastamonu’nun kimliği nettir. Köksüz bir kimliğimiz yok bizim. Ülkemizin siyasi çekişmeleri, çeşitli alanlardaki ayrışma gibi konular dış politikada yaşananlar ve dünya gerçekleri açısından irdelediğimizde Türkiye’nin Kastamonu uzlaştırıcılığına, sadakatine ve fedakarlığına ihtiyacı vardır. Herkes devletten bir pay elde etmek isterken Kastamonulu devletine ne verebilirim derdinde olmuştur hep. Zira bizim mayamız sağlamdır…
Toplanmamıza vesile olan Sayın Bakanımız Başesgioğlu ile Federasyon Başkanımız Hasan Şen başta olmak üzere tüm katılımcılara böylesine özlediğimiz güzel bir paylaşımı bizlere yaşattıkları için teşekkür ederiz.